CHP başörtüsünü seçime alet ediyor
“Dinin siyasete alet edilmesi” söyleminin yılmaz savunucusu Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Deniz Baykal, yaklaşan yerel seçimler öncesi bir kez daha başörtüsünü seçime alet etmeye başladı. Daha önceki seçimlerde de benzer taktiklere başvuran, hatta işi başörtüsü dağıtmaya kadar vardıran CHP, henüz bu bayat numaralarla sandıktan tavşan çıkaramasa da, ya çıkarsa ümidiyle şansını denemeye devam ediyor. Sultançiftliği Hamza Yerlikaya Kapalı Spor Merkezi’nde düzenlenen bir törende, kendisini karşılayıp çiçek veren başörtülü kadına rozetini taktı ve “Birlikte yola çıkıyoruz. Başörtülüsü, türbanlısı, başı açığı, Erzurumlusu, Erzincanlısı, kadını, erkeği ile birlikte yola çıkıyoruz.” dedi. Daha önce de başörtülü-başı açık ayrımı yapmayacağını vaat ettiği insanlarla birlikte çıktığı yoldan hızla geri dönen, hatta başörtüsüne üniversitelerde serbestlik tanıyan anayasa değişikliği sonrası yolunu iyice şaşıran CHP’nin bir kez daha aynı numaraya başvurması hiç kimseye inandırıcı gelmiyor.
Ayinesi iştir kişinin…
Baykal, her ne kadar konuşmasında “Kimse seni inancından, mezhebinden, etnik kökeninden, memleketinden dolayı kınamasın. Hepimiz eşitiz. Hepimiz kardeşiz. Hiçbir dışlama yok. Bizi birbirimize düşürmeye çalışanların oyununa gelmeyeceğiz. Siyaseti inanç, mezhep, memleket ayrımıyla yapmayacağız. Bakın aramızda türbanlısı var, Kürtler, göçmenler var. Hepimiz kardeşiz, birbirimizi seviyoruz. Birbirimize ihtiyacımız var.” şeklinde konuşsa da; Kürt kimliğini inkâr noktasında klasik devlet aygıtı gibi çalışması, başörtüsüne ilişkin her adımda yaygara koparması ve “hepimiz eşitiz, bazılarımız daha eşit” şeklindeki devlet aklıyla siyaset yapması, tüm bu tumturaklı sözlerin içinin boş olduğunu yeterince ortaya koyuyor. (Platform Haber)
17 Kasım 2008, Pazartesi