Yaşar Nuri yine şaştı
Yaşar Nuri Öztürk, Star TV’de ekrana gelen ve başörtüsü konusundaki keskin karşıtlığı ile tanınan Ruhat Mengi’nin sunduğu ‘Her Açıdan’ programına konuk oldu. Öztürk de çarşaflı kadınların CHP üyesi yapılması konusundaki tartışmacılar kervanına katılarak, gündeme gelme fırsatını kaçırmadı. Hadiseye bir de “çarşaflı kıyafetli insanlarımız tarafından” bakma önerisi getirdi. İşte Yaşar Nuri Öztürk’ün hadiseye nasıl şaşı baktığının müstesna bir örneği daha sayılacak sözleri: “Örtünme, özellikle türban konusunda örtünme ile türbanı dikkatle birbirinden ayırıyorum. Bunun altını çizeyim. Onların ikisi ayrı şeylerdir. Örtünme başka bir şeydir, türban başka bir şeydir. Kelimesi bile yabancı. Kurum olarak, kavram olarak da yabancı. Kilise kıyafetidir çünkü… Amerika’nın da adeta ılımlı İslam’ın ilahı gibi, gündeme getirip Nevzat Yalçıntaş’ın açık ifadesiyle bir tefrika ve bozgun aracı olarak Müslümanların arasına soktuğu türban meselesi… Bunun öncülüğünü, savunuculuğunu, avukatlığını hatta ‘Bu bizim şeref meselemizdir’ diyecek kadar önde götüren bir parti iktidardayken, bu çarşaflı hanımefendiler, bu kardeşlerimiz, yurttaşlarımız niçin gelip de böyle bir CHP’nin, Baykal’ın önünde rozet taktırıyorlar. Eğer siyasetçi gözüyle bakacaksak burayı da irdelememiz lazım.”
Sen Allah’ın bir lütfusun…
Konuşmasının devamında ise Öztürk şunları kaydetti: “Demek ki Türkiye’ye Cenab-ı Hak bana göre yine bir lütufta bulunarak güzel bir yere taşıyor. Şu oluyor. Türkiye’de tarih bu millete yine bir lütufta bulunuyor. Bu Hüseyin Üzmez olayında da bunun bir tecellisini gördük. Bu hadisenin karşısında bir insan yanılmıştır Allah’la arasındadır ben, onu tartışmam. Allah kimseyi şaşırtmasın. Ama dindar kesim bu hadisede tavır koyuyor. Yeni Şafak gazetesinden, dindar hanımlarımızın oluşturduğu derneklere, vakıflara kadar, kabinede AKP hükümetinin bakanlarına kadar tavır koydular. Yani dindarların buna karşı bir tavır koyması müthiş bir hadisedir. Bunun altını ben çizmek istiyorum. Benim baktığım başka bir şey var burada. Şimdi çarşaflı hanımefendiler, CHP gibi deminden beri anlattık, bir partiden siyaset yapmaya ve onun Genel Başkanı tarafından yakalarına rozet takılma noktasına kendilerini taşımışlarsa burada çok ciddi olarak bir sosyolojik fenomen var. Bunu görmemiz lazım. CHP ve Baykal’ın burada yaptığı Türkiye’nin geleceği açısından ve Türkiye’de kavramların yerine oturması açısından ve Türkiye’de dinciliğin dine tasallutunun önlenmesi açısından müthiş bir iş yapmıştır. Ben bunu tebrik ve teşekkürle karşılıyorum.”
Platform Haber
25 Kasım 2008, Salı