Van: Zulüm sürdükçe meydanlardayız

Van Hak ve Özgürlükler Platformu, başörtüsü direnişine her hafta yaptığı eylemlerle devam ediyor. Bu hafta platform bileşenlerinden Gökkuşağı Derneği’nin yönetim kurulu üyesi Kemal Çelen tarafından okunan basın açıklamasında, CHP bir kez daha kınanırken, AİHM’in Fransa’da iki öğrencinin derslere başörtülü katılmaları dolayısıyla okuldan atılmalarıyla ilgili verdiği karar “Avrupa’nın çirkin yüzünü bir kez daha açık ve net bir şekilde ortaya koymaktadır.” sözleriyle eleştirildi. Ergenekon davasına da değinilen basın açıklamasında, sanıkların sağlık gerekçeleri bahane gösterilerek tahliye edilmeleri çifte standart olarak değerlendirildi. Açıklama “Bizi inançlarımızdan vazgeçirmeye çalışan sözde hukuk mimarları ve yasakçı zihniyetler bilsinler ki değişmesi gereken Kimliğimiz, inançlarımız değil onların adalete sığmayan zalimane hukukları ve anlayışlarıdır. Zalimler iş başında oldukları müddetçe ve zulümlerine devam ettikleri müddetçe bizlerde burada bu zalimlere karşı haykıracağız.” mesajıyla son buldu.Basın açıklamasının tam metni:

VAHÖP bileşenleri olarak bizler zulüm ve adaletin bir ara da olamayacağını haykırmak için tekrar meydanlardayız. Türkiye, Hukuk ve Adaletten yoksun resmi ideolojinin simgesi haline getirilen Anayasa mahkemesinin yönettiği ülke olma konumunu korumaya devam etmektedir. Türkiye de, bukalemun gibi sürekli renkten renge büründürülen laiklik kavramı gölgesinden beslenerek yıllarca halkın inançlarını sömürmekten vazgeçmeyen yasakçı zihniyetler halen başörtüsü zulmünü diretmekten vazgeçmemişlerdir.

Geçen haftalarda CHP, partisine katılım törenlerinde başörtülüleri partisine kabul ettiğine şahit olduk. Biz onurlu Müslümanlar olarak Baykal’ın bu tutumunu geçmişiyle kıyaslayınca çelişkiler yumağı olarak görmekteyiz. Baykal’a sormak istiyoruz; Mahalle baskısına gerekçe gösterilen başörtüsü acaba partisel baskıya dönüşmez mi? “türban siyasi bir simgedir” diyerek başörtülüleri partiye kabul etmek bu simgeyi siyasilikten kurtardı mı? “Türban Rahibe Örtüsüdür” diyen Sayın Baykal, acaba partiyi kilisemi sandı? Görüyoruz ki başörtüsü yasağının sürdürülmesi için sarf edilen bu sözlerin başörtüsü yasağını örtbas etmek ve TBBM’yi yok sayıp Türkiye’yi yöneten Anayasa mahkemesinin 9 kafadarlarına malzeme çıkarmak içinmiş.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Fransız vatandaşı olan Belgin Doğru ve Esma Nur Kervancı’nın, beden eğitimi derslerinde türban taktıkları için okuldan atıldıkları gerekçesiyle açtıkları davayı reddetmiştir. Doğru ve Kervancı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne yaptıkları başvuruda, Fransa’nın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din ve vicdan özgürlüğüyle ilgili 9. maddesi ve eğitim hakkıyla ilgili 1. protokolün 2. maddesini ihlal ettiği gerekçesiyle başvurmuşlardı. Fakat konuyla ilgili kararını açıklayan AİHM, davayı reddettiğini belirtmiştir.Buda Avrupa’nın çirkin yüzünü bir kez daha açık ve net bir şekilde ortaya koymaktadır.
Geçtiğimiz nisan ayında Konya’da Yalıhüyük Sağlık Ocağı’na giden Gamze Çakıcı ve Hacer Kılınç başörtülü olmalarından dolayı, Sağlık ocağı doktoru Erol Eren’in “Biraz çağdaşlaşın, bu kıyafetle buralara gelmeyin.” demesi üzerine mahkemeye başvuran Çakıcı, hukuk mücadelesini kazanmıştır. Doktora verilen 10 aylık hapis cezası, 10 bin 500 YTL para cezasına çevrilmiştir. Türkiye Adaletten yoksun hukukunun başörtülüler lehine bu kararı vermesini garipsemiş olup, fakat olumlu bir gelişme olarak görmekteyiz.

Hatırlanacağı üzere Ergenekon terör örgütünün önemli isimlerinden olan eski Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Şener Eruygur da cezaevinde şaibeli bir düşme olayının ardından tahliye edilmişti. Bunun ardından eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, sağlık durumunun bozulması üzerine hastaneye kaldırılmıştı. Hastanede hipertansiyon, kan yağındaki yükseklik, kalp vesaire gibi bahaneler öne sürülerek, avukatları tarafından sağlık durumu nedeniyle tahliye isteğinde bulunulmuş. Mahkemede, Org. Tolon’un avukatlarının sağlık durumunun tespit edilmesi isteği üzerine Adli Tıp Kurumu’na sevkine karar vermiş. Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz bu karara “TCK ve CMK’ da öne sürülen hastalıkların Org. Tolon’un tahliye sebebi olamayacağını belirtmesine rağmen, mahkeme heyeti, Adli Tıp Kurumu’nca alınan rapor doğrultusunda mahkûmların infazının dahi ertelenebileceği şeklindeki savunularla org Tolon’u bir an önce ceza evinde çıkarma hesapları içersine girmişlerdir. Oysaki öte yandan; 2006 yıllında çeşitli işkencelerle felç edilen ve aylarca kötü koşullarda ve yakınlarının müdahalesine dahi izin verilmeksizin hastanede ayaklarından zincirlenmiş bir halde tutulan ve adeta ölümle pençeleşen Cengiz Sarıkaya’nın tahliyesine karar vermeyen adaletsiz kanunlar ne zaman değişti ki bu gün Ergenekon teröristlerini serbest bırakır oldu.

Bizi inançlarımızdan vazgeçirmeye çalışan sözde hukuk mimarları ve yasakçı zihniyetler bilsinler ki değişmesi gereken Kimliğimiz, inançlarımız değil onların adalete sığmayan zalimane hukukları ve anlayışlarıdır. Zalimler iş başında oldukları müddetçe ve zulümlerine devam ettikleri müddetçe bizlerde burada bu zalimlere karşı haykıracağız.

VAN HAK VE ÖZGÜRLÜKLER PLATFORMU BİLEŞENLERİ

Gökkuşağı Derneği/İnsan-Der/Erdem-Der/Memur-Sen/ Mazlum-Der/VİMDER/ Umut Işığı Derneği

06 Aralık 2008, Cumartesi

 

Bir cevap yazın