KESK ve Eğitim-Sen’den ayrılanların kurduğu Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’na bağlı Eğitim-İş (Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası), başörtüsü karşıtlığında eski mesai arkadaşlarıyla hızlı bir yarış sürdürüyor! “Saha Kemalist, daha ulusalcı, daha vatansever” çizgide mücadele ettiklerini ifade eden Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’nu kuranlar, eğitim alanındaki sendikaları Eğitim-İş aracılığıyla da her türlü dini hassasiyete karşı yasakçı bir tavır takınıyor ve özellikle başörtüsüne karşı fişleme ve ihbar nitelikli haberleri kartel medyaya ulaştırmayı görev addediyor. Mezkur sendikanın faaliyetleriyle ilgili görüşlerini Vakit’e bildiren Öğretmen-Sen Başkanı Yusuf Tanrıverdi, “Aslında Eğitim İş de Eğitim-Sen’den pek farklı değil. Ayrışma, çıkar ilişkisinden ve ‘kim daha Kemalist?’ tartışmasından doğdu. Ancak boynuz kulağı geçerek Eğitim-İş daha muhbir hale geldi” dedi.

İşte Eğitim-İş’in ihbarlarından bazıları:

– Yurt genelinde okul gezileri yapan Sendika Başkanı Yüksel Adıbelli, değerlendirme toplantısında okulların “türban”a teslim edildiğini belirtmiş ve Amasya’da bir okulda “türbanlılar” için özel kabin kurulduğunu, Tokat Öğretmenevi’ne erkek ve kadınlar için ayrı mescid yapıldığını, bazı okullarda öğretmenlerin öğretmenler odasında “türban”la oturduğunu, öğrencilerin teneffüslerde “türban” taktıklarını iddia etmişti.

– Sendika “Liseliler namaz kılıyor”, “Öğrencilerine dini film seyrettiren Din Dersi öğretmenine soruşturma” gibi haberlere imza attırdı. Eskişehir’de Eğitim İş Eskişehir İl Temsilcisi Mine Yıldız geçen yıl yapılan Açıköğretim Lisesi sınavlarına başörtülü bayanları almamıştı.

Görünen o ki, haksızlık ve adaletsizliği ilke edinenler, zulme taraf olmaktan imtina etmiyorlar. Zulme gönüllü kölelik yapanların eğitim sisteminde “öğretmen” sıfatıyla görev yapmaları ise çocuklarımız için gerçekten üzüntü ve utanç verici bir durum.

Platform Haber