Van: Haksızlık sürdükçe meydanlardayız!

Van Hak ve Özgürlükler Platformu, başörtüsü mücadelesine devam ediyor. Son süreçte özellikle Filistin eylemlerinde aktif bir öncülük üstlenen VAHÖP, bu hafta 126’ıncı eyleminde “insan hak ve hürriyetlerine dikkat çekmek, insan onurunu korumaya katkı sağlamak için meydanlardayız. Bütün dünyada insan hak ve özgürlükleri konusunda ihlaller oldukça biz de buradan bunları kınamak için bir araya gelmeye devam edeceğiz… Yeni bir Bin yılın başında hala giyiminden dolayı insanları dışlamak, giyim biçimini problem olarak algılamak, medeniyet kurmuş bir iradenin çocukları için utanç vericidir.” mesajını verdiler. 126. kez İnsan hak ve hürriyetlerine dikkat çekmek, insan onurunu korumaya katkı sağlamak için meydanlardayız. Bütün dünyada insan hak ve özgürlükleri konusunda ihlaller oldukça biz de buradan bunları kınamak için bir araya gelmeye devam edeceğiz.

İnsan özgürlüğünü önemsemeyip korkak davranarak, demokrasiye ket vurmak isteyenlerin oyununa gelen siyasilerin nasıl da foyalarının ortaya çıktığını görmekteyiz. Ama gördüğümüz bir şey daha var: O da demokrasinin yerleşmesi konusunda üzerine düşeni yapmayıp, duyarlı davranmayanlar en büyük cezayı halktan aldılar ve sandıklara gömüldüler.

Siyasi iktidarlar ancak halkının beklentilerine cevap verince görevini yerine getirmiş olurlar. Kitlelerin giderek bilinçlendiği bir dünyada başka türlüsü de beklenemez. Bu yüzden her siyasi oluşum halka hizmeti hakka hizmet olarak görerek, işlevinin bilincinde olmalıdır.

Dünyanın neresinde olursa olsun, yapılan zulme seyirci kalamayız. Filistindeki İsrail zulmünü bu vesile ile bir kez daha kınıyoruz. Sayın başbakanımızın Davos’taki insani, duyarlı tavrını destekliyor ve tebrik ediyoruz. Korkakların, diplomatik bakımdan tehlikeli bulduğu bu onurlu davranışı, İslam dünyasının bütün liderlerinden bekliyoruz. Bir medeniyetin, ulusun, halkın, bölgenin aşağılanmasına diplomatik nezaket adına ses çıkarmamanın bir tek adı vardır, o da korkaklıktır. Sayın Erdoğan bu konuda kendisine düşeni yapmış, yeryüzünde yaşayan onurlu her insanın yüreğinin tercümanı olmuştur.

Dünyanın, bütün olup bitenlerden ders almaması, insanlık adına bir ayıptır. Amerika ve Avrupa başta olmak üzere bütün dünyada yaşanan ekonomik krizin aynı zamanda siyasal ve sosyal boyutunun olduğunu göz ardı etmek, dünyanın başına daha büyük belalar açacaktır. İnanıyoruz ki, ABD başta olmak üzere hemen her yerde yaşanan krizde Filistinli, Iraklı çocukların ve mazlumların ahı vardır.

Nerede olursa olsun insan hak ve hürriyetlerini ayaklar altına alanlar bunun bedelini çok ağır bir biçimde ödemişlerdir. Ülkemizde “Ergenekon Davası” kapsamında ortaya çıkan tüyler ürpertici gerçeklerde, hak ve hukuk dinlemeden insanları katledenler bunun bedelini hukuk önünde vermelidirler. Son zamanlarda davayı sulandırmaya çalışanlar ve böyle bir oluşumun olmadığını iddia edenler bilgi kirliliği oluşturarak halkımızın kafasını karıştırmakta ve gerçekleri örtbas etmeye çalışmaktadırlar. İnanıyoruz ki yargı üzerine düşeni yapacak ve er geç adalet yerini bulacaktır. Türkiye’nin demokratik, huzurlu, özgür bir ülke olması, içinde çöreklenmiş bu kirli ve yasa dışı oluşumları yok etmesi ile mümkündür.

Yeni bir Bin yılın başında hala giyiminden dolayı insanları dışlamak, giyim biçimini problem olarak algılamak, medeniyet kurmuş bir iradenin çocukları için utanç vericidir. Oysa biz bu gün enerjimizi daha büyük davalar için harcamalıydık. Toplumdaki farklılıkları bir problem olarak görmek, farklılıkları hoş görmemek, çağdışıdır, insanlık dışıdır. Bu vesile ile Başörtüsüne özgürlük tanımak, çağdaşlığın ve medeni olmanın ölçüsüdür. Başta TBMM olmak üzere, Üniversiteler, sivil toplum kuruluşları ve bütün kesimler, her hak ihlalinde olduğu gibi bu hak ihlalinin de sona ermesi için el birliği ile çaba sarf etmelidir.

MEMUR-SEN İL TEMSİLCİLİĞİ
Hanifi TANRIVERDİ

Bir cevap yazın