18 Mart 1915, İngiliz ve Fransız savaş gemilerinden oluşan, o dönemin en büyük deniz gücünün Çanakkale Boğazı’nda Osmanlı Ordusu tarafından ağır bir yenilgiye uğratıldığı tarih. Ağır kayıpların verildiği Çanakkale aynı zamanda savaşın en kanlı cephelerinden biri oldu. Son yıllarda bu cephede yaşananların anılmasına daha fazla önem verildiğini görülüyor. Genelkurmay da, 18 Mart’ı “Şehitler Günü” olarak kabul ediyor ve kutluyor. Fakat burada açık bir çelişki yaşanıyor. Çünkü hem “şehit” gibi İslami bir kavram kullanılıyor hem de o kavramın geçtiği Kur’an’daki “tesettür” emrine yasak getiriliyor. 18 Mart’la ilgili anma programlarında başörtüsü yasağı uygulanıyor. Geçtiğimiz hafta Diyarbakır’da “İstiklâl Marşı’nın Kabulü” ile ilgili törenlerde, başörtülü hanımların varlığına tavır alarak salona girmeyen askeri bürokrasi, 18 Mart törenlerinde benzer tabloların ortaya çıkmaması için valiliklerden ve Milli Eğitim Müdürlüklerinden başörtülü hanımların protokol etrafına oturtulmamalarını istiyor. İki katlı salonlarda ise hanımların üst kata alınmaları talimatı veriliyor.

“Şehitlik” gezilerinde başörtüsü yasağı!
Başörtüsü yasağının uygulandığı alanlar sadece tören salonlarıyla sınırlı değil. Bilindiği gibi 18 Mart programları çerçevesinde “Yurt içindeki şehitlikler ile şehit mezarlarının ziyaret edilmesi” gibi bir etkinlik yer alıyor. Bu etkinlikler çerçevesinde ise okul öğrencileri Milli Güvenlik dersine giren askerlerce mezarlıklara götürülüyor. Etkinliklere alınan öğrencilerin araçlarda başlarını örtmelerine ise kesinlikle izin verilmiyor. Askeri otobüsleri “kamusal alan” sayan bu anlayışın neticesinde, okul dışında başını örten birçok lise öğrencisi yasakçı bir uygulamaya maruz kalıyor. En fazla sıkıntıyı ise İmam-Hatip liselerindeki kız öğrenciler çekiyor. Milli Güvenlik dersine giren askerler, okul dışı bir etkinlikte dahi, sırf askeri otobüsle gidildiği için kız öğrencilerin başlarını örtmelerini izin vermedikleri gibi, başörtülü binen öğrencilerin de başlarını açtırıyor.

Adında “şehitlik” gibi çok önemli bir İslami kavramın kullanıldığı bir günde, Allah’ın ayetlerine engel olmaya çalışan bu yasakçı tutum, asıl yasakçıların kimler olduğunu net biçimde ortaya koyuyor.

Platform Haber