Kocaeli: Yasakçı yobaz zihniyete hep birlikte karşı çıkın

Kocaeli İnanç Özgürlüğü Platformu 217.hafta basın açıklamasını, İzmit Sabri Yalım İnsan Hakları Parkında yapıldı. Mazlumder Kocaeli şubesi yönetim kurulu üyesi Medine Küçük’ün yaptığı basın açıklamasının konusu yarın yapılacak olan ÖSYM sınavlarıydı. Basın açıklamasında ÖSYM’nin, “başını aç, suyun al, yemini al öyle gel” şeklindeki başörtülü insanları, kendi özgür iradesi ile karar veremeyen sürüler gibi gören çağdışı yobaz anlayışa karşı tepki dile getirildi.

Basın açıklamasının tam metni:

Yarın 1,5 Milyona yakın üniversite öğrencisi adayı ÖSS için ter dökeceklerdir. Sınavlara katılmayı başarabilen tüm adaylara başarılar dileriz. Bu yılda sınava başörtülüler alınmamaktadır. ÖSYM’ nin tavsiyeleri dikkat çekicidir. İyi uyu, dinlen, suyunu yanına al, ama başı açık gel!.. Yasaklarla anılan ÖSYM acaba ne zaman insanların başındaki örtüye göre değil de kafasının içine bakmayı başarabilecek? .Başörtülülerin sınava girip, üniversitelerde okumasından acaba neden çok korkuluyor? Dini inancından dolayı başını örten kızlarımızdan ne istenmektedir? Acaba bu uygulamanın herhangi bir yasal dayanağı var mı? Yoksa bu keyfiyet ne zamana kadar devam edecek? İnsan haklarına aykırı olan bu yasak Avrupa Birliğine girmeyi planlayan bir ülkemiz için bir antidemokratik bir uygulama değilmi dir?

Bu yasak sadece sınavlarda da kalmıyor. Geçen haftalarda yine hastanede annesinin kıyafeti tesettürlü diye, kızının tedavisi ile ilgilenilmeyerek, insanlık suçu işlenmiştir. Bu tür vakalar toplumumuzda ayrımcılığın ne boyutlara vardığının bir göstergesidir.

Başörtülüler bu ülkenin 2.sınıf vatandaşlarımıdır ki? Sandıkta oyunu verir fakat Sandık başında görev alamaz, halkını temsil edemez. Çocuğunu yetiştirir de sınavlara girilmesine müsaade edilmeyip, cahil bırakılmak istenir. Okumak için başına peruk takarak bitirse de, işe girerken yine aynı yasakla karşı karşıya gelmektedir. Askere oğlunu kınalayıp gönderir de, yemin törenine tellerin arasından bakmak zorunda bırakılır.

Bu tür ayrımcılığa artık dur denmesi gelmiştir. Türkiye yasaklar ülkesi olmaktan, özgürlükler ülkesi olma yolunda doğru yüzünü çevirmelidir. AİHM’nin Türkiye’nin hem aile içi şiddeti hem de kadına karşı ayrımcılığı önlemede son derece yetersiz kaldığı ve bu nedenle alınan kararların Türkiye’nin aleyhine olması düşündürücüdür. Buradan tüm siyasi partilere sesleniyoruz. Yasak Türkiye’yi Dünya’da küçük düşürmektedir. Birlikte çözüm için bir şeyler yapın. Türkiye’nin beyin gücü ülkemiz dışına çıkmasın, anaların yürekleri kızları için yanmasın.

Bu meydanda yasak devam ettikçe tepkimizi koyacağız. Katıldığınız için hepinize teşekkür ederiz.

Bir cevap yazın