Akyazı: Doğu Türkistan halkı yalnız değildir
Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu 127. hafta eylemiyle özgürlük mücadelesine devam ediyor. Doğu Türkistan’daki katliamın işlendiği açıklamanın ardından dua edildi. A.ıklamayı Mazlumder Akyazı Şb. Bşk. Yrd. İrfan Alemdar okurken, duayı da Karapürçek Eğitim Kültür ve Gençlik Derneği Bşk. Erol Demir yaptırdı. Eyleme birçok kuruluş da destek verdi.
Basın açıklamasının tam metni:
Akyazı Başörtüsüne Özgürlük Platformu’nun düzenlemiş olduğu 127. basın açıklamasında beraberiz.
Bugünkü basın açıklamamızı Doğu Türkistan’a ayırdık.
Bütün dünyanın gözleri önünde bir haftadır Doğu Türkistan’da yaşayan Uygurlar hunharca katledilmektedir.
1949 yılında komünist Çin devleti tarafından Stalin’in de yardımıyla işgal edilen Doğu Türkistan o tarihten bugüne kadar değişik katliam, nükleer deneme, asimilasyon gibi pek çok insanlık dışı uygulamaya maruz kalmıştır.
1949 yılına ayrıca dikkat çekmek gerekir ki o yıllarda benzer işgaller ve zulümler dünyanın başka taraflarında da uygulanmaya konulmuştur.
Zalim; sıfatı komünist de olsa, emperyalist de olsa zalimdir. Görünürde aralarında soğuk savaş varmış gibi gösteren büyük devletler bu tür zulümlerde de birbirlerine pek fazla ses çıkarmamaktadır. Nitekim 11 Eylül sonrasında Amerika! Irak’ta, Rusya! Çeçenistan’da, Çin! Doğu Türkistan’da zulümlerini işlerken BM daimi temsilcisi olan büyük devletler sanki aralarında birbirlerine karışmama antlaşması imzalamış gibiler.
Doğu Türkistan İslam Cumhuriyeti 1949 yılında işgale uğradığı yılda nüfusu %70’i Uygur Türküydü. Bugün ise Çin devletinin malum politikaları ve insanlık dışı uygulamalarıyla %40’a düşmüştür.
Öldürdüğü uygurluya attığı kurşunun parasını ailesinden isteyecek kadar küstahlaşan vahşi Çin devletine karşı Türkiye Cumhuriyeti, iddia ettiği gibi büyük devletse bu zulme ecdadımız gibi dur demelidir.
Basın önünde birkaç açıklamayı yeterli görmüyor, bu ülkenin bireyleri olarak ekonomik, siyasi, ticari her türlü tepkinin devlet yöneticilerimiz tarafından etkili bir şekilde ortaya konulmasını istiyoruz.
60 yıldır bu zulmü icra eden Çin devlet başkanına 2000 yılında devlet nişanı veren siyasi iktidar sahiplerini kınıyoruz.
Sinciang /Çin Devletinin Doğu Türkistan için kullandığı ‘Sincan’ ismi kazanılmış/ ilhak edilmiş topraklar anlamına gelmektedir. Bu ismi kullanmakla hem Müslüman Uygurları dünyada yalnızlaştırmış hem de kendi niyet ve emellerini açıkça ortaya koymuş oluyorlar. Medyamızda özellikle Doğu Türkistan isminin kullanılması gerektiğini düşünüyor ve istiyoruz.
Son olarak bedenimizle, canımızla olmasa da; gönlümüzle dualarımızla Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin yanında olduğumuzu belirtiyor, zalim ve vahşi Çin devletini kınıyoruz.
‘Vallahu Azizun Zuntikam’ (Allah c.c. en büyük öç alandır.)
Gelecek hafta 12.30’da buluşmak üzere Allah’a emanet olun.
Programa desek veren kuruluşlar:
Mazlumder, Eğitim Bir-Sen, Akimder, Anadolu Gençlik Derneği, Akçeküd, Akhizder, Diyanetsen Akyazı,Diyanetsen Karapürçek,Karapürçek Eğitim Kültür Derneği,Ülkü Ocağı Akyazı Temsilciliği,Dolunay Gençlik Kulübü, AKP, CHP,MHP,SP teşkilat mensupları.
Platform adına basın açıklaması ve dua
Mazlumder Akyazı Şb. Bşk. Yrd. İrfan ALEMDAR
Karapürçek Eğitim Kültür ve Gençlik Derneği Bşk. Erol DEMİR