Tesettür eziyeti
Son günlerde Çanakkale Şehitliğine giden öğrenci otobüslerinde tesettürlü çocuklara yapılan işkenceleri okuyoruz. Büyük bir görevi yerine getirircesine, Milli Eğitim Müdürü otobüsün yanına varıp öğrenciler arasındaki başörtülü kızları aşağı indirip evlerine gönderişini dehşetle izledik.
Koskoca adamların o çocukların ruh hâllerini hiç hesap etmeden yaptıkları bu davranışın hesabı psikologlarca sorgulanmakta mıdır?
Genç kızların en nahif oldukları bu yaşlarda herkesin içinde otobüslerden indirilmeleri ne kadar aşağılık bir tavır…
Acaba indiren despotların başları göğe erdi mi?
Ya da ellerine hangi onur yüklü başarı geçti?
Her hâlde bu arkaik davranışından dolayı “eğitim müdürü” ödüllendirilir…
O çocuklar kor alevler içinde isyan yüklü gözyaşlarına boğulurken, bu eylemi gerçekleştirenler kendileriyle gurur duydular mı acaba?
Ki bu çocuklar basına yansıyan birkaç örnek.
Kendilerini bildirmeyen, susan, yaşadığı haksızlığı içinde saklayan, kimselerle paylaşmak istemeyen o kadar çok evladımız, çocuğumuz var ki.
Ne menem bir gidiş ki, öğrenciler okul dışında da bu haksız, bu abuk sabuk, azgelişmişlik psikozu içinde hareket edenlerin diktacı uygulamalar ile karşılaşmaktalar.
Okul gezisine mi gitmekteler, müzeler, hatta kitap fuarlarında bile bu tür tavırlarla; öğrencilerin onurları ile oynamaktalar…
Kamusal alan saptırmacasına ve kandırmacasını en son mezarlıklara değin getirip dayattılar.
Mine Alpay Gün, Milli Gazete