Diyanet, yasağı anmadan uygulamayı eleştirdi
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bu yıl üçüncüsünü düzenlendiği Din Şûrası’nda alınan kararlar yayınlandı. Kararlar arasında dikkat çeken maddelerden biri ise başörtüsü yasağının adı anılmadan eleştirilmesiydi. O maddede şöyle denildi: “Kadınlara yönelik ayrımcılık bugün her alanda fark edilir düzeyde varlığını sürdürmeye devam etmektedir. Ayrımcılık nerden ve ne şekilde gelirse gelsin asla kabul edilemez. Her şeyden önce İslam, cinsiyet temelli bir ayrımcılığı asla onaylamamaktadır. Uygar dünyada, kültürü, dili, etnik kökeni, cinsiyeti, dini, mezhep ve inancı, inancının gereği olarak sürdürdüğü yaşam biçimi veya giyim kuşamı nedeniyle kimseye, özellikle de kadınlara hiçbir hak mahrumiyeti yaşatılmamalıdır. Bu itibarla, örgün ve yaygın eğitimde ayrım gözetilmeden her bireyin, özellikle de kadınların eğitim ve öğrenim hakkının korunmasına, bütün hak ihlallerine karşı, özellikle kadın hakları, kadına karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi, kadına yönelik şiddet, aile içi şiddet, kız çocuklarının okutulması gibi konularda Başkanlık toplumsal bir duyarlılığın oluşmasına katkı sağlamalı ve kadınların din hizmetlerinden daha etkin şekilde yararlanmasına yönelik çalışmalarına hız vermeli; bayan din görevli sayısı artırılmalıdır.”
Başörtüsü yasağının bir hak mahrumiyeti olduğuna dair yapılan göndermeler, merkez medyada, özellikle Radikal Gazetesi’nde yasağa karşı kamuoyu oluşturma çabası olarak okundu ve hemen eleştirildi!
Oysa bu karar, giderek derinleşen başörtüsü yasağına, devletin ideolojik aygıtı misyonu yüklenen kurumlarda dahi kayıtsız kalınamadığının bir göstergesi olarak da değerlendirilebilir. Kararın uygulamayı geçmesi ise mahyalara ve hutbelere yansıyan Kemalist ideolojiye alınacak tavırla da doğrudan ilişkili. Bu tavır ise Diyanet için şimdilik uzak ihtimal…
Platform Haber