Başbakan devletin tabularını tartışmayı açık tahrik saydı

Partisinin Kızılcahamam’daki 14. istişare ve değerlendirme toplantısında konuşan Başbakan Erdoğan, “İnternette, televizyonlarda, gazete sayfalarında inceden inceye bayrağımızı, İstiklâl Marşımızı, anayasamızın değişmez hükümlerini, sınırlarımızı, bağımsızlığımızı tartışma konusu yapanların, bu kavramlar üzerinden yalan yanlış iddialar ortaya atanların yaptıkları, açık bir tahrikten başka birşey değildir” dedi. 

Tabuları tartışmadan açılım mı olur?

Erdoğan’n sözünü ettiği “değişmez hükümler”in, geçen yıl AKP-MHP ittifakıyla Meclisten geçirilen “üniversitede başörtüsü serbestisi” düzenlemesinin Anayasa Mahkemesince iptalinde temel gerekçe olarak gösterildiği hatırlatılırken, bir taraftan statükodan şikâyet eden Başbakanın, diğer taraftan statükonun temel dayanaklarının tartışılmasını tahrik olarak nitelemesi yeni bir çelişki olarak yorumlandı.

AK Parti Kemalizm’in ömrünü uzatıyor

Yeni Asya yazarlarından Kazım Güleçyüz de, Kemalist ideolojinin tartışmaya açılıp, son süreçte birçok yönüyle eleştirilmesinde “AKP’nin herhangi bir dahli yok” derken, şu görüşleri yazı: “Dahası, AKP tam tersine, başından beri, kimi yorumculara “Bu gidişle CHP’nin elinden Atatürkçülük bayrağını alacak” dedirten bir tavır içinde.

Başbakanın “katliam” olarak nitelediği Dersim olaylarıyla ilgili olarak CHP’ye yüklenirken, bu trajik hadisenin bir numaralı sorumlusu olan kişiye hiç dokunmaması; hadi, mâlûm sebeplerle bunu yapması zor desek dahi, tam da bu tartışmanın kızıştığı günlerde, Erbakan’ı hatırlatan bir üslûpla CHP’yi “Atatürk mezarından kalksa sizi def ederdi” gibi söylemler kullanarak “sıkıştırma kurnazlığı”na tevessül etmesi bunun son örneği.

Demokratik açılım projesini bile Atatürk reform ve devrimlerinin devamı olarak nitelemesi, daha öncesinde “Hedefimiz Atatürk ilke ve devrimlerini toplumun ortak paydası yapmak” demesi, hangi şartlarda gerçekleştirildiği erbabınca ve o devri yaşayanlarca mâlûm olan devrimler için “Meclisin ve milletin tasvibiyle gerçekleştirildi” iddiasında bulunması da diğer bazı örnekler.

Yani, AKP çoktan defnedilmesi gereken bir ideolojinin, bitkisel hayat şeklinde de olsa ömrünü uzatma gibi bir misyona soyunmuş durumda.

Yeri gelmişken, böyle bir misyonun, talibini de batıracağını bir defa daha hatırlatmış olalım…”

Yeni Asya

Bir cevap yazın