Taraf gazetesinin deşifre ettiği Balyoz darbe eylem planı ile ilgili bilgilerle dehşete düştük. Bu darbe planları orduda bir grubun her zaman her yeni iktidar ve her yeni durumla ilgili olarak iktidara el koymak üzere plan yaptığını ve sanki bir anayasal güçmüş gibi iktidarlarının her icraatının yakın takibe alındığı görülüyor. Son darbe planı da bunu gösteriyor.

Darbe planını yapanlar meslekleri itibariyle harp sanatları ile ilgili eğitim almış kimselerdir. Bu onların meslekleridir. Çünkü ona göre eğitim almışlardır ve öyle yetiştirilmişlerdir. Kimse bunların işleri ile ilgili şunu şöyle yapsalardı veya böyle yapsalardı şeklinde akıl verdiğini hiç görmedik bugüne kadar.Ama bu bizim harp sanatını eğitimi ile yetişmiş kişilerin her türlü işle bilgileri vardır.Maşallahları var dinden anlarlar ezanı Türkçe yaparlar,ekonomiden anlarlar banka kurup devletten ihale kaparlar,siyasetten anlarlar Cumhurbaşkanı bile seçilirler.Anlamadıkları iş yoktur.

Şimdiki bu darbe planlarında evdeki hesabın çarşıya uymadığı açık seçik görülüyor. Dış destek bulamıyorlar dış desteği birileri onlardan önce kapmış durumda çünkü. Halkı peşlerine takamıyorlar halkın darbelerin ne bela olduğunu gördü artık, kendi içlerinde bile görüş birliği yok,tamamda asıl sebep ne?Peki darbe planı niye gerçekleşmedi.Darbe planlarının gerçekleşmesini engelleyen bir güç var o zaman .Peki o güç bu ve benzer planların deşifre olması için neden bugüne kadar bekledi?

Bu darbe anayasası bu toplumuna siyasi hayata aşırı derece dar gelmekte, siyasi alanı olabildiğince daraltmakta,çağdaş,katılımcı ve demokratik bir anayasayı olmazsa olmaz yapmaktadır.İnsan hakları yargı ,güvenlik,hukuk devleti,yüksek öğretim konularında toplumsal krizlere sebep olan sorunları aşılabilmesi,için 12 Eylül askeri darbesinin ürünü olan 1982 anayasasını değiştirmelidir.

Bu darbe planları sadece izleyicisi olduğumuz, heyecan verici bir öyküden ibaret değil elbette. Bu söz edilen bizim hayatımız değilmidir. Herkesin mutlaka bu konuda olanlardan ders almak ve tecrübe kazanmaktan öte yapması gereken çok önemli şeyler olduğunu düşünüyoruz.

Bu arada bu Fransa’da meclis araştırma komisyonun gelecek hafta açıklayıp yayımlayacağı raporda çarşafın kamuya açık yerlerde yasaklanmasını önerecek.Sömürgeci zihniyetli Fransa’ya Mısır Yüksek mahkemesinin Mısır Yüksek Öğretim Bakanlığının aldığı üniversitelerde peçe yasağı kararının insan haklarına aykırı olduğunu belirterek kararı bozmasını örnek göstermek isteriz.

Geçtiğimiz hafta Haiti’yi vuran deprem bizleri oldukça üzdü. Daha önce bizim yaşadığımız depremlerimiz hafızalarda iken bu orta amerikanın yer altı kaynaklarınca zengin fakat yaşam şartları olarak en fakir ülkesine yardım etmeği ülke olarak bir borç bilip gereğini bir önce yapmalıyız.Depremi bahane edip oraya çöreklenmeye çalışan işgalci Amerika’ya dikkatlerinizi çekmek istiyoruz.Bu sürecide dikkatle takip etmenizi sizden istiyoruz.

Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu Adına
İnsan Hakları ve Hizmet Derneği Yönetim Kurulu üyesi
Orhan DEMİREL

ANKARA İNANÇÖZGÜRLÜĞÜ PLATFORMU 209 . HAFTA BASIN AÇIKLAMASI