Darbe sistemini şimdi de yüksek yargı kurumları işletiyor

Hükümet, yapısal düzenlemeleri geciktirmesi ve darbeci vesayet sistemine son verecek süreci ağırdan alması, statükonun işine geldi. Ergenekonla bağlantılı bir soruşturmayı yürüten Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal bir süre önce Jandarma Genel Komutanlığı tarafından Adalet Bakanlığı’na şikayet edilmişti. HSYK toplantısında Özel Yetkili Savcı Şanal’ın yetkilerinin kaldırılması vesayet sisteminin halen yüksek yargı kurumları tarafından devam ettirildiğini gösterdi. Savcı Şanal’ın yetkilerinin alınması Şemdinli Savcısı Ferhat Sarıkaya’nın ihraç kararı kadar vahim olarak nitelendiriliyor.

HSYK aslında bir yargı kurumu değil, idari bir kurul. Fakat gerek atamalarda gerekse bu tür kritik durumlarda hayati kararlar alarak birçok davanın seyrini değiştirebiliyor. Daha önce Şemdinli İddianamesi’nde bazı gerçekleri gün yüzüne çıkardığı için dönemin komutanlarının tepkisini üzerine çeken Savcı Ferhat Sarıkaya’yı avukatlık dahi yapamayacak şekilde görevden men eden kurulun bu son kararı da Albay Dursun Çiçek İmzalı ‘’Demokrasiye Müdahale Planı Erzincan’da hayata geçirilmeye çalışılıyor” iddiasıyla başlatılan soruşturmaların gidişatına müdahale anlamı taşıyor.

Erzincan’da devam eden Ergenekon soruşturmasımda Jandarma Alay Komutanı Albay Recep Gençoğlu, MİT Şube Müdürü Ş.D. ile iki MİT görevlisinin tutuklanmış, 3. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk de ifadeye çağrılmıştı. Son olarak da  Erzurum Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Osman Şanal’ın talimatı ve katılımıyla yapılan aramadan sonra Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner “Ergenekon terör örgütü üyesi olmak” iddiasıyla göz altına alınmıştı.

Yargıtay Başsavcılığı da harekete geçti!

HSYK’yla birlikte diğer bir hareketlilik de Yargıtay Başsavcılığı’nda yaşanıyor. Başsavcılık, Habur, Erzincan ve Erzurum’daki yargılamaların adli yargı çevrelerini yıprattığı ve yargıya olan güveni sarstığı iddiasıyla adli tahkikatların incelemeye alındığını belirtti.

Üst üste yaşanan bu gelişmeler, statükonun darbeciliği koruma ve kollama adına bir kez daha yargı kurumlarını güçlü şekilde sahaya sürdüğünü gösteriyor. Hukuk sistemine duyulan güvenin hızla azalmasında da bu gerçeğin büyük payı var.

Platform Haber

Bir cevap yazın