Kocaeli barış gönüllüsü Pippa Baca’yı andı

Kocaeli’nin Gebze ilçesinde tecavüz edildikten sonra öldürülen ”Pippa Bacca” ismiyle tanınan İtalyan sanatçı Giuseppina Pasqualino di Marineo için İzmit’te anma etkinliği düzenledi. Mazlumder Kocaeli şubesinin organize ettiği, Kocaeli Sivil İnsiyatif Platformu, Kocaeli Gönüllü Kültür Teşekkülleri Platformu, Eğitim Sen, EMEP, Tüm Bel Sen ve diğer STK ve parti mensuplarının destek verdiği bir anma etkinliği ile anıldı.Ellerinde, ”Pippa Bacca’nın Barış Yürüyüşü Devam Edecek” yazılı pankart ve üzerlerinde İtalyan sanatçının fotoğrafları bulunan ve ”Şiddete, Tecavüze Hayır” yazılı resimlerle Pippa Bacca’nın şahsında kadına karşı şiddet, tecavüz protesto edildi.Anma etkinliğini sanatçı Cananosman Aran Piippa Baca için bestelediği parçasıyla destek verdi.Mazlumder adına basın açıklamasını Medine Küçük yaparken, Kocaeli Sivil İnisiyatif Platformu adına basın açıklamasını da , platform başkanı Numan Gülşah yaptı.

 MAZLUMDERİN BASIN AÇIKLAMASI

Ölümler ve gözyaşı dinsin diye 8 Mart’ta İtalya’da başlayan ama 31 Aralık’ta Gebze’de ölümle son bulan bir barış yolculuğuydu onunkisi. İçinde taşıdığı umudu herkese aşılayan gülümsemesiyle çıktığı evine onun için beslenen umutların yok oluşunu anlatan göz yaşlarıyla geri döndü. Karşı çıkıp yollara düşmesinin sebebi bir savaştı. O da biliyordu savaşın en çok kadınlara acılar yaşattığını.

Kadına karşı uygulanan şiddetin sadece savaş alanlarıyla sınırlı kalmadığını hesaba katmadı mı acaba? Yoksa, bunca acı devam ederken şiddete uğrama ihtimalini umursamadan mı çıktı bu yola? Umut ve cesaretle çıktığı bu yolculuk maalesef onu da şiddete maruz kalan kadınlar istatistiğinin bir parçası haline getirdi.

Ama biz diyoruz ki Pippa Bacca bir istatistik parçası değil; gülen yüzü ve cesur yüreğiyle kadına uygulanan şiddeti engeleme çalışmaların simgesi olmaya devam etmelidir. Yasal, yargısal ve eylemsel ayrımcılığa; fiziksel ve ruhsal şiddete uğrayan tüm isimsiz dünya kadınlarının ismi olmalıdır.

O, tecavüze uğrayıp öldürülen kadın olarak kalmamalı; yaşanan tüm bu şiddete karşı mücadele her kadın ve erkek için ilham kaynağı olarak varlığını devam ettirmelidir.

Dünyanın her yerinde hala kadınlar tecavüze uğramaya, gördüğü şiddet sonucu ölmeye, erkekler kadar çalışıp onların yarısı kadar kazanmaya, sosyal güvenceden uzak çalıştırılmaya, eğitim hakkı engellenmeye, her türlü haksız rekabetle bertaraf edilmeye, anne olduğu için hayatı kolaylaştırılması gerekirken neredeyse cezalandırmayla eş değer davranışlarla karşı karşıya kalmaya, bireysel tercihleri ve bu tercihleri yaşama isteği engellenmeye, kısacası doğduğuna pişman edilmeye devam edilmektedir.

Umudumuz bir gün kadınların uğradıkları tüm bu şiddet ve haksızlıkların sona ermesi , bizim için de 31 Mart’ın sadece bir anma günü olarak gelenekselleşmesidir. O güne kadar her gün mücadele etmeye her 31 Mart’ta inancımızı yitirmediğimizi ve mücadelemizi sürdürdüğümüzü ilan etmek için toplanmaya ve Pippa Bacca’yı hatırlamaya ve hatırlatmaya devam edeceğiz.

Kamuoyuna saygıyla duyurur katılımlarıyla yalnız olmadığımızı hissettiren tüm dostlara teşekkür ederiz.

Medine Küçük / Mazlumder yönetim kurulu üyesi

 

SİVİL İNSİYATİFİN BASIN AÇIKLAMASI

Pippa Baca ve Silivia Moro İtalyan performans sanatçılarıydı.

Dünyanın bir başka noktasından, Filistin’de İsrail saldırıları altında ölen hiç tanımadıkları insan kardeşleri acı çektiklerini hissetiler.

İnsanlık için bir eylem, kanlı bir ticaret aracı olan savaşa karşı insanca bir tepki ortaya koymak istediler.

 Barışın ve insan masumiyetinin sembolü olan beyaz gelinlikler giyerek, İtalya’dan yola çıktılar.Balkanları aşıp Türkiye’ye geldiler.Burada birbirlerinden ayrıldılar. Silivia Moro İsrail’e ulaştı ama Pippa Baca ulaşamadı.Çünkü 31 mart 2008 günü Gebze’de insanlık özürlü bir insan kopyasının tecavüzüne uğradı ve aynı yaratık tarafından öldürüldü.

 Oysa “ÖLDÜRMEYECEKSİN” diyordu yaratan.

İnsan kendi iradesi ile gelmiyor dünyaya.

Dolayısıyla ne ailesini seçebiliyor ne inancını.

Kimi Müslüman, kimi Hiristiyan,kimi Musevi, kimi şu ya da bu mezhepten oluyor.

Bizim inancımız farklı inançlara saygı ve hoşgörü gösterilmesini emrediyor.

Çünkü dünya imtihan sahasıdır.

Yaradan insan gibi yaşama kurallarını da koyuyor ortaya.

Birde akıl veriyor insana, “akılını kullan, insan gibi yaşa “diye.

Ama açlığın tetiklediği cehaletin kurbanı olan insan kopyası aklı yok sayıyor.

Aklı bırakıp akılsızlığın ve önyargıların tuzağına düşüyor.

Oysa “KURAN AKIL SAHİPLERİNE SESLENİR “diyor hazreti peygamber.

Pippa’yı anmak ve onu yok eden bağnazlığı lanetlemek için toplandık.

Bu duyarlılığı gösteren Mazlum Der’i ve aynı ortak insani değerlerle bir araya gelen herkesi ve temsil ettikleri kurumları saygı ile selamlıyorum.

Numan Gülşah

Kocaeli Sivil İnisiyatif Platformu başkanı

Bir cevap yazın