ÖSYM: “Silah ve başörtüsü giremez!”

Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) 2010 yılında yapılacak üniversiteye giriş sınavına girecek adaylara ve sınavlarda çalışacak salon ve bina görevlilerine yönelik hazırladığı tanıtım filmindeki ilginç ayrıntı dikkat çekiyor.

Salon ve Bina Görevlilerine yönelik hazırlanan filmde, sınava alınacak öğrencilerin, “Kılık ve kıyafetleri yürürlükteki mevzuata uygun bulunmayanlar ile yanında silah ile uygun olmayan benzer eşyaları taşıyan adaylar sınav binasına alınmaz” uyarıları yer alıyor! Uyarının diğer bir manası ise herkesin bildiği gibi, başörtülüler bu yıl da üniversiteye giriş sınavına giremeyecek.

Tanıtım filmleri aday ve görevlilere yönelik olarak ayrı ayrı yapıldı. Öğrencileri uyarmak için hazırlanan filmde ise adayların haberleşme cihazlarıyla sınava alınmayacağı belirtilerek, “Aday kılık ve kıyafetini ilgili mevzuata uygun giyinmiş bir halde sınavın başlamasından en az bir saat önce sınav binasının önünde olacak bir şekilde evden çıkmalıdır” denildi ve eklendi, “Kılık ve kıyafeti sınava uygun olmayanlar sınav salonuna alınsa bile sınvları geçersin sayılır.”

ÖSYM, adaylara, bina görevlileri, salon başkanları ve gözetmenler ile sınav evrakı koruma kuryelerine yönelik üç tane tanıtım filmi hazırladı. Hazırlanan dört filmden üçünde de “Kılık kıyafeti uygun olmayanlar sınava alınmaz” denildi. Yıllardır zulme maruz kalan başörtülülerin mağduriyeti bu yıl yapılacak sınavlarda da devam edecek.

Yeni anayasada bu sorun çözülmeli

Özgür-Der Yönetim Kurulu Üyesi Hülya Şekerci, konuyla ilgili yaptığı açıklamada ‘Şu anda gündemde yeni anayasa tartışmaları var. Başörtüsü sorunu da kesinlikle yeni anayasa bağlamında bir çözüme kavuşturulmalı, anayasada net bir şekilde çözüm getirilmeli. Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri de başörtüsü yasağıdır. Darbecilerin 28 Şubat sürecinde Müslümanlara yönelik uyguladıkları insan hakları ihlallerinin başında geliyor. Hükümet gerçekten bir çözüm istiyorsa bu soruna odaklanmalı. ÖSYM hiç olmazsa tanıtım filminde bu uyarıyı yapmayabilirdi. Bu ifadeler yasakta kararlılık beyan etmenin ötesinde bir anlam ifade etmiyor.’ ifadelerini kullandı.

“Yasakçılar suç işliyor”

Şekerci ayrıca “Öğrenim mevzuatında hiçbir şekilde, kılık kıyafeti engelleyici bir düzenleme yok ama yargı sistemiyle böyle keyfi bir düzen oluşturuldu. ÖSYM’nin bu filminde, “Kılık kıyafet mevzuatına uygunluk şartı” deniliyor fakat böyle bir mevzuat ya da öğrencilerin başörtüleriyle, sınava, sınıfa, kampüse giremez diye bir kanun yok. Öğrencilerin buna karşı yapması gereken şey ise suç duyurusunda bulunmak olmalıdır” dedi.

dünya bülteni

Bir cevap yazın