Afyon (12) Kocaeli’ye ve direnen şehirlere selam!

AFYONKARAHİSAR Hak ve Özgürlükler Platformu olarak, 12’nci basın açıklamamızla bütün insanları selamlıyoruz. Türkiyemiz’de halen pek çok yerde; Kocaeli’de, Sakarya’da, Kütahya’da, Konya’da, Ankara’da, Van’da, yurdun dört bir yanında haftalık ve aylık periyotlarla adalet ve özgürlük için onur mücadelesi devam etmektedir. Beyaz direnişin başlangıcını yapan ve sembolü olan eylemlerinde 6’ncı yılına ulaşan Kocaeli başta olmak üzere; direnen bütün onurlu insanlara selam olsun! Yolumuz hep açık olsun…

Takvim dönemi itibariyle, yurt çapında öğrencilerin geleceklerini belirleyecek olan sınavlar ve sınav maratonları başlamak üzeredir. Manzara şimdiden gözlerimizin önüne gelmektedir: “Başındaki örtüyü çıkart; yoksa sınava giremezsin!” Bu anlamsız ve rencide edici muameleyle muhatap olacak öğrenciler, gerek yaşları, gerekse tahsilleri itibariyle ne yaptıklarını ve nasıl davranmaları gerektiğini bilecek olgunluktadırlar. Onlar, sırf inançları gereği ve hür iradeleriyle giyim-kuşamlarını ve yaşam tarzlarını seçmişlerdir. Bu insanlara daha sınavlara girerken böylesi yakışıksız bir üslupla yaklaşmak, en hafif tabirle tahammülsüzlüktür. Bu kızlar sadece ve sadece okumak istemektedirler. Bu insanların ve ailelerinin hiç kimseyle ve hiçbir kurumla sorunları yoktur. Sorun, yasakçı zihniyetin kokuşmuşluğu ve yasakçıların insaf, ortalama zeka ve akıl-iz’an yoksunluğudur.

İşte bizler, insanların en tabii hakları olan düşünce, inanç ve ifade özgürlüğünün önündeki tüm engellerin kaldırılması gerektiğine inanan sivil toplum kuruluşları olarak, tüm sistem ve ideolojilerin insanların bu özgürlüklerinin önünü açması gibi bir sorumluluğunun olduğunu, ülkeyi yönetme mevkiinde bulunanların böyle bir görev ve sorumluluklarının bulunduğunu tekrar gündeme getirerek, başlıca taleplerimizi yeniden kamuoyuna arz ediyoruz:

-Tüm adaletsizliklerin ve hak ihlallerinin kaynağı olan Cunta Anayasasının toptan değiştirilmesi,

-Yargı reformunun derhal-beklenmeksizin tamamlanması ve hayata geçirilmesi,

-İnanç, düşünce ve ifade özgürlüğünün sağlanması, herkese çalışma özgürlüğünün verilmesi ve kıyafeti sebebiyle eğitim ve çalışma özgürlüğünün engellenmemesi,

-Eğitimde eşitlik,

-Katsayı adaletsizliğinin yeni düzenlemelerle tamamen kaldırılması,

-Kuran kursu ile alakalı getirilen 12 yaş sınırının kaldırılması.

Yargı reformunun bu denli aciliyetinin nedeni için çok yakın ve somut bir örnek vermek istiyoruz. YARSAV, geçtiğimiz günlerde Adalet Bakanı hakkında ilgili makamlara suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusunda bulunmak ve şikayet hakkını kullanmak, en doğal haklardan biridir. Ancak, aynı suç duyurusunda Bakan hakkında TUTUKLAMA da istenmiş, tutuklama olmadığı takdirde yurt dışına çıkış yasağı talep edilmiştir. Yine darbe yapma girişiminden hesap verenler, pervasız ve keyfi bir kararla salıverilmişlerdir. Anayasa (cunta anayasası bile olsa), yasalar ve tüm evrensel hukuk ilkeleri bir yana, bu denli cür’etkar ve hukuk dışı olayları anlamamız ve bunlara saygı duymamız mümkün değildir. Aynı zihniyet, bu ülkede başbakan asmıştır; bakanlar asmıştır. Ve utanmadan: “sizi içeri tıkan güç böyle istiyor…” diyebilmiştir. Yassıada “cellatları” Savcı Egesel’ler, Hakim Başol’lar sanki ülkemize geri gelmiş ve yeniden karanlık cübbelerini giymişlerdir. Yargıda hukuka ve insan haklarına dayalı bir düzenleme, bu yüzden bu denli acil ve hayatidir. Zira bizler; katsayı kararlarını, bir hak ve özgürlüğü temin eden anayasa değişikliği iptal kararını, Millet Meclisine ipotek koyan 367 kararını ve “Türk Milleti adına” verildiği yazılı olduğu halde bu millete rağmen-millete karşı verilen kararları bugün de hatırlıyor ve unutmuyoruz. Asla da unutmayacağız; unutturmayacağız!

Hak ve özgürlük ihlalleri sürdükçe, direnişimiz de sürecektir. Direnen bütün illere; Kocaeli’ye, Sakarya’ya, Kütahya’ya, Konya’ya, Van’a…ve bütün ülkelere; Filistin’e, Çeçenya’ya, dünyanın dört bir yanına selam olsun!

AFYONKARAHİSAR Hak ve Özgürlükler Platformu

Bir cevap yazın