Dereyi görmeden refarandum kararınızı vermeyin
Siyaset elbette çhamle sonrasını görmeyi ve hesaba katmayı gerektirir. İktidar olmanın kendisi bu yöndeki planlamaların kurallarını da şekillendirir. Sivil, muhalif ve toplum eksenli düşünmek ise başka kurallarla hareket etmeyi gerektirir.
Toplumsal dinamikler anayasaya dair kendi taleplerini, çıtayı aşağı indirmeden, net bicimde ortaya koymalıdır. Toplumda özgürlüklerden yana olan güçlerin, 12 Eylül Anayasasına da; kücük değişikliklere de razı olmak gibi bir zorunlulugu olmamalıdır. Kendi alternatifini inşa edemeyen hicbir güç gelismelere, sürece mudahale edemez.
Mevcut paketin meclis genel kurul görüşmeleri sürecinde ortaya çıkacak tablo görülmeden iki taraftan birisi yanında saf tutmak oldukca yanıltıcı olabilir. Hem paketin alacağı son şekil, hem de ülke siyasetinin genel durumu yeni tutum alışları zorunlu kılabilir. Gerek iktidar partisi gerekse ana muhalefet liderinin bu süreçde sergileyecegi manevra kabiliyeti, bambaska bir denklemi ortaya çıkarabilir.
Yargı çevrelerinin ellerindeki son kozu kullanma niyet ve iradesini de dikkate aldığınızda ortaya zaman ayarlı bir bomba çıkabilir. Paketin oylanacaği refarandum ile genel secim sandığının birleşme yada ayrı ayrı ortaya çıkma ihtimali bile başlı başına çok şeyi degistirebilir.
Türkiye siyasetini erken secime zorlayabilecek içerde ve dışarda baska dinamikler de var süphesiz. Anayasa tartışmaları bu gerilim alanlarını örtmek icin iyi bir gündem olusturma potansiyeli tasıyor.
Her ne kadar kontrollü gerilim siyaseti hem iktidar hem de ana muhalefet partisine siyaseten kazandırıyor gözükse de diğer kriz alanları bu tahteravalli siyasetini bozabilecek kapasiteye kolayca ulaşabilir.
İki tarafın da atacağı geri adımlarla konunun refaranduma gitmesini önleyecek bir uzlasma gelistirme ihtimali sanıldığından daha yüksek olabilir.
Refarandumun neticesinden bağımsız olarak iki partiye ne katıp ne kaybettireceği konusunda henuz hesaplar tamamlanmamıstır. İki tarafın çıkarı da refaranduma gitmek yada gitmemek konusunda uzlasırsa karar sureci o yönde sekillenecektir. Bu durum oyların dağılımından daha önemli ve belirleyici görülmektedir. Kıran kırana bir yarışma ikinci aşamanın isidir.
Ayhan Bilgen, Sivil Düşünce