Konya 160. Eylem: Başörtüsünün şekline siz karar veremezsiniz!

Konya İnanç Özgürlükleri Platformu 160. Hafta Basın Açıklaması yine Kayalıpark Meydanı’nda yapıldı. 160 kez bir araya gelen platform üyeleri, bu haftaki buluşmalarında başörtüsü sorununa, Mardindeki defileye ve gündemde yeralan bazı konulara değindi. Açıklamayı platofm adına Muharrem KESKİN okudu.

KONYA İNANÇ ÖZGÜRLÜKLERİ PLATFORMU 160. HAFTA BASIN AÇIKLAMASI

Rahman, Rahim, Allah’ın adıyla

İnsanların hesapları yaklaştı fakat onlar hala gaflet içinde yüz çevirmektedirler. Kendilerine rablerinden gelen her yeni ikazı mutlaka alaya alarak dinlerler. Onların kalpleri sonu acı veren bir eğlencededir… (Enbiya Suresi 1-2-3. Ayetler)

Sevgili dostlar, değerli basın mensupları;

Tartışmasız, tartışılamaz değerler vardır. Bu değerler kişilere, kurumlara, kuruluşlara, resmi ideolojilere, resmi fikirlere, siyasal partilerin görüşlerine göre şekillendirilemez. Bu değerleri, seçim malzemesi yapmak, siyasal bir argüman haline getirmek kimsenin haddi değildir, olamaz da!

Ülkemizdeki, baskı ve zulümlerin sembolü haline gelen, başörtüsü yasağı, bugünlerde çözümü hususundaki tartışmalarla, ülkenin her kesiminin birinci gündem maddesi haline gelmiştir. Birileri, başörtüsünü kendi anlayışlarına uygun bir şekilde çözümleyebilmek için kendi düşünce yapılarına mensup kişilere sorulmasını teklif ederken; bir başkaları da bu meseleyi bir eğitim öğretim hakkı çerçevesi içerisinde ele alıp üniversitelerle sınırlı bir çözüm üretmeye çalışıyorlar.

Başörtüsünün şekli, kullanım alanları, kullanım yaşı, hiç kimsenin sınırlandıramayacağı kadar kesin ve nettir. Bu hususta, ülkemizin resmi, dinle alakalı kurumu başörtüsü hakkında yapmış olduğu açıklamada doğruyu ifade etmekle birlikte, yasağın kendisine ve kaldırılmasına yönelik bir tutum içerisinde olmayışı ya da olamayışı doğruyu ifade edip, onun mücadelesini vermemek şeklinde izah edilebilir garip bir durum ortaya çıkartmaktadır.

Yineleyerek söylüyoruz ki: Başörtüsü Allah’ın emridir. Diğer emirleri gibi tartışma konusu yapılamaz. Şekillerini, sınırlarını Allah ve resulünden başka hiç kimse belirleyemez. Kendilerinde böyle bir hak görenler veya bu hakkı bir başkasına vermeye çalışanlar şunu bilsinler ki: Allah ve Resulünün emirlerine müdahale etmeye kalkışmak, onları sınırlandırmak ve yasaklamak gibi fiillerin sonuçları hem dünyada hem de ahirette iyi olmayacaktır.

Mardin’deki Kasımıye Medresesi’nin mescit bölümünde yapılan ahlaksız defilenin kültür bakanlığı tarafından desteklenmesi, Artuklu üniversitesinin sahiplenmesi, değerlerimize yönelik bir saldırıdır. Bu defilenin değerlerimizi şekillendirme çabasının sonucu olarak ortaya çıktığı kanaatindeyiz. Bu anlayışı baskıcı, totaliter zihinlerin baskı ve dayatmalarını, kültürel çalışma olarak sunmasını şiddetli bir şekilde tel’in ediyoruz. Onlara ‘’Değerlerimizden ellerinizi çekin!’’ uyarısında bulunuyoruz.

Mavi Marmara Gemisi’yle dünya gündemine oturan, Gazze’ye özgürlük çabaları, değişik şekillerde büyüyerek devam etmektedir. Bu gayretlerin ve çalışmaların hepsini takdir ediyor, desteklediğimizi ilan ediyoruz. Şuan ülkemizde bulunan yeni özgürlük konvoyunun Gazze’ye ulaşması ve ambargonun bir an önce kaldırılması hepimizin isteğidir.

Fakat ambargonun kaldırılmasına yönelik insani faaliyetlerin tek bir yöntem ve tek bir mücadele aracı gibi görülmesi ve böyle bir anlayışın diğer mücadele yöntemlerine ve direnişe karşı alternatif olarak sunulmasını doğru bulmuyoruz. Bu çalışmalar birbirlerinin alternatifleri değil, destekleyicileri olarak ele alınmalıdır.

Mavi Marmara gemisine yapılan saldırılarda hayatını kaybedenler üzerinden yorumlar yapılmaktadır. En son Pensilvanya’dan gelen yorum, yüreklerimizi incitmiş, içimizi acıtmıştır. Mavi Marmara, gemisini otoriteden izin almamakla itham eden görüş sahibinin, bu gemide Siyonist katiller tarafından katledilenleri, şehit olarak kabul etmemesinin gerekçesinin cehalet olamadığını bilince, bu yorum bizlere daha çok ızdırap vermiş, zihinlerimizde ciddi soru işaretleri oluşturmuştur. Hoca efendinin değerler ve sabiteler hususundaki dayatmalarının kaynağının ve sonuçlarının diğer dayatmacıların ifadeleriyle benzeşiyor olması da ayrıca kaygı vericidir.

İzzet ve onurumuzun sembolü olan Mescid-i Aksa’nın müdafaasına yönelik intifadanın yıl dönümünde şerefli intifadayı, onun yiğit evlatlarını ve bu şanlı direnişe destek veren herkesi, her çabayı selamlıyoruz. Bu uğurda şehit olanları şahadetlerini tebrik eder yollarının yolumuz olduğu bir kez daha ilan ederiz.

Hakkın hak olarak kaldığı, hakikatin sınırlarının vahiyle şekillendiği tevhit ve adalet üzere kurulu bir dünyada yaşama umudu ile hepinizi 161. Haftada aynı yer ve saatte buluşmak üzere Allah’a emanet ederiz

KONYA İNANÇ ÖZGÜRLÜKLERİ PLATFORMU

Bir cevap yazın