Zafer Üskül’e tepkiler devam ediyor
Özgür-Der Diyarbakır Şube Başkanı Av. Serdar Bülent Yılmaz, yazılı bir açıklama yaparak “İlköğretim çağındaki çocukların okula başörtüsüyle gitmelerini, provokasyon olarak nitelendiren yasakçı zihniyetin temsilcileri ve taşeronları, İslam’a karşı saldırılarını bu defa bu çocukların tercihleri üzerinden yapmaktadırlar. Kimsenin çocuklarımızın tercihleri ve inançları hakkında söz söyleme, karar alma ve onlara kafalarındaki kirlilikleri dayatma hakkı yoktur!
Çocuklarımız devletin kulları değillerdir! Devletin çocuklarımız hakkında herhangi bir tasarrufu, onlar üzerinde hiçbir hakkı bulunmamaktadır. Buna karşın son dönemde ulusalcı, Kemalist ve kimi liberaller tarafından ilköğretim çağındaki öğrencilerin başörtüleriyle okuma talepleri provokasyon olarak yaftalanmış, çocuklarımız ise provokatörlükle suçlanmıştır. Asıl provokatör, halka ve halkın tüm değerlerine on yıllardır zalimce karşı duran despot sistemin ta kendisidir!” dedi.
AK Parti özür dilemelidir
Yılmaz, AK Parti yetkililerinden Zafer Üskül’e ailelere yönelik yaptığı tehdit nedeniyle tepki göstererek “Yıllardır çoğunlukla inanan kesimlerin oylarıyla iktidara gelen AK Parti hükümeti derhal Üskül’ün bu açıklamaları nedeniyle Müslümanlardan özür dilemeli ve Zafer Üskül ve bu zihniyeti destekleyenler partiden ihraç edilmelidir. Son olarak ifade etmek isteriz ki; başörtüsüne sınırsız ve koşulsuz bir özgürlük tanınmaması; bu konuda asla taviz verilmeyeceğinin bizzat AK Parti’li yetkililer tarafından açıkça ifade edilmemesi; toplum nezdinde Hükümetin faşizme ve Kemalist despotizme boyun eğdiği anlamına gelecektir.” dedi.
Asıl Provokatör Yasakçı Devlettir!
Özgür-der adına genel merkez tarafından yapılan açıklamada ise “İlköğretim öğrencilerinin başörtülü okuma taleplerini provokatörlükle suçlayan AK Parti hükümetinin Eğitim Bakanı ve diğer yetkililerine asıl provokasyonu, yönetmeye çalıştıkları devletin dayatmalarında aramaları gerektiğini hatırlatıyoruz. İlla da bir provokasyondan söz edilecekse, bir yandan zorunlu eğitim adı altında çocuklarımızı zorla okula çağıran ama aynı zamanda kendi belirlediği kılık kıyafet içinde gelme mecburiyetini dayatan anlayışın provokasyonun kaynağı olduğu görülmelidir. İnsanların inancını, temel tercihlerini dikkate almak yerine eğitimde Kemalist dogmalarla çocuklarımızın zihinlerini şekillendirmeye kalkmanın kendisi provokasyonun ta kendisidir!” ifadelerine yer verildi.
Platform Haber