18. Milli Eğitim Şurası’nda gündeme gelen konulardan biri de ”Milli Güvenlik Bilgisi Dersi’ oldu. Eğitimcilerin ve eğitim sendikalarının bu konudaki ilk talebi, doğru ve yerinde bir şekilde dersin kaldırılmasıydı. Fakat tartışmalar ilerleyince dersin içeriğinin sosyal bilgiler veya inkılap tarihi dersine kaydırılarak bunun gerçekleştirilebileceğini gibi teklifler de gündeme geldi. Fakt bu dersin içeriğindeki konuların bazılarını örneğin inkılap tarihi dersine kaydırmak, zaten başlı başına yeniden düşünülmesi gereken inkilap tarihi dersinin de içeriğini iyice sorunlu hale getirmekten başka bir sonuç vermeyecektir.

Yine aynı şekilde “Asker arkadaşlarımızın gelip okullarda bu dersleri vermeleri bizim pedagojik formasyon meselemize aykırıdır. Onun için Milli Güvenlik dersini bir tarih öğretmenimiz neden veremesin. Zaten müfredatı Bakanlığımızca hazırlanmış, Talim ve Terbiye Kurulundan geçmiş. Bunu tarih öğretmenlerimiz inceleyerek okullarda bu dersleri verebilirler. Hakikaten insanların resmi kıyafetleriyle şu çağda artık okullarda ders vermeye gelmeleri uygun birşey değil diye düşünüyorum” şeklindeki bir yaklaşım günü kurtarmaya dönük ama özü itibariyle sorunu çözmeyecek bir yaklaşımdır.

Mesele subayların formasyona sahip olup olmaması ya da derse üiformayla gelip gelmemesi de değildir. Böyle bir yaklaşımdan yola çıkarak pekala formasyon almış ve üniformasız askerlerin derse girmesi sonucuna da varılabilir. Oysa ki aslolan dersin içeriğiyle birlikte tamamen kaldırılmasıdır, başka bir ders öğretmenin aynı içeriği vermesi değil.

Nitekim şûrada Genelkurmay temsilcisinin varlığı da böyle bir dersin kaldırılmasından daha ötedesinde yatan bir zihniyet  sorununa işaret etmektedir.

Dolayısıyla komisyon tartışmalarından sonra benimsenen ”Milli Güvenlik dersi müfredatı gözden geçirilmeli ve derslere branş öğretmenleri girmeli” önerisi doğru değildir.

Milli Güvenlik Bilgisi dersi eğitimdeki militer zihniyetin sivilliğin üzerinde denetim mekanizmalarını sürdürmeye hizmet etmektedir. Hem öğretmenler hem de öğrenciler üzerinde bir nevi iktidar kurma göstergesidir.

Özgür Eğitim-Sen olarak eğitimdeki militarizm ve zihniyet sorununun sadece bu dersin kaldırılmasıyla halledilemeyeceğini ifade etmekle birlikte, bu dersin kaldırılmasının aciliyet taşıdığı ve önemli bir adım olacağı kanaatindeyiz. Dolayısıyla Şura’da alınan kararı doğru bulmuyor, dersin tamamen kaldırılması talebimizden vazgeçmeyeceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.