Akyazı 197.hafta: Hayrunnisa Gül’ün açıklamalarına protesto
Değerli Akyazı’lı kardeşlerim. Başörtüsüne özgürlük eylem platformu adı altında yıllarcasürdürülen ve bu meyanda hür türlü hakzılığın dile getirildiği böyle bir ortamda bulunmaktan duyduğumuz memnuniyeti ifade etmek istiyorum.
Ülke gündemimiz hızlı bir şekilde değişmektedir. Uzun süreden beri devam etmekte olan başörtüsü problemi üniversitelerde kısmen çözülmüş görünmektedir. Bu göz yummaya dayalı çözüm konjonktüreldir. 15 yeni üniversitede rektörlük seçimleri yenilenmiş, adayların kendilerini seçtirtmek amaçlı cumhurbaşkanına göz kırpma niteliği taşıyan bu görmezden gelme, başörtüsüne özgürlük için nihai çözüm değildir.
Yeni atanan rektörler arasından Mersin, Kocaeli ve Sakarya daki rektör atamaları bizleri memnun etmemiştir. Özellikle sakarya da baskı ve zulumleri ile tanınmış 28 şubat mimarlarının yoğun çabaları sonuç vermiş ve destekledikleri aday rektör olmuştur. Bizler sakaryada yaşayan insan haklarına duyarlı insanlar olarak rektörün saçına sakalına namazına değil yaptıklarına ve yapacaklarına bakarız. Yeni seçilen rektörümüz, on yıla yakın rektör yardımcılığı görevinde bulunmakta idi. Rektör yardıncılığı gibi yüksek bir makamda özgürlükler lehine bir icraatına tanık olmadık. Önümüzdeki dönem kendisini takip etmeye devam edeceğiz, uygulamalarını da yakından takip etmeye devam edeceğiz. Bu rektörlük fırsatını iyi değerlendirmesini temenni ediyoruz. Hak ve özgürlükler konusunda bundan önceki pasifliğinin yerini aktif icraatlara bırakmasını umuyoruz.
Üzülerek söylüyoruz ki sayın Cumhurbaşkanımızın eşi ilköğretimde başörtüsü hakkında talihsiz bir beyan vermiş kısa süre sonra eşi tarafından teyid edilmiştir. İlköğretimde cocuklarını başörtülü olarak okula gönderen aileleri cehaletle suçlamışlardır. Sayın cumhurbaşkanımız da kendilerini onamıştır.
Bizler hak ve özgürlüklerin kaynağının insan vicdanı olduğuna inananlar olarak böyle bir açıklamayı sadece talihsiz bir beyan olarak değerlendiriyoruz. Başörtüsünün ister ilkokulda ister lisede ister üniversitede ister kamuda, hizmet alan ya da veren ayrımı olmaksızın özgür olması için taleplerimizi seslendirmeye devam edeceğiz. Bizim konjonktür diye bir derdimiz yoktur.
Çocukların dini terbiye verme hakkı ebeveynlerine aittir. Bu hak uluslarası kanunlarla koruma altına alınmıştır. Cocuk reşit oluncaya kadar ailesinin dini üzerinedir. Buna devletin hiçbir kurumu karışamaz. Devlet kendi dini anlayışını, dünya görüşünü, mezhebini vatandaşlarına dayatamaz. Olayın üzücü tarafı, cumhurbaşkanımızın eşi de bu zulme maruz kalmıştır. Cumhurbaşkanımızın özgürlüklerin önünün açılması için gösterdiği çabaları uzun süreden beri takdirle karşılayan bizler, konunun basına yanlış aksettiğini ummaktayız ve bir açıklama yapılmasını beklemekteyiz.
Buradan son olarak siyasal partilere de bir mesaj vermek istiyoruz. Uzun süreden beri bu meydanlarda başörtsü sorunu gibi çözümü çok basit bir olayın takipçisi olduk. Bu konuda toplumun geniş kesimleri ile bu sorunu dillendirdik. Artık tüm siyasal partilere Akyazı dan sesleniyoruz. Başörtüsüne özgürlük halkımızın isteğidir. Halkımız bu sorunun çözümüne katkı sağlayanları unutmayacaktır. Başörtüsünün karşısına dikilen siyasal partiler ise siyasi partiler mezarlığında kendilerine ayrılan yere razı olmak zorunda kalacaktır.
Demokrasi insanların oyuna dayanmaktadır. Kırk senedir iktidar olamayanlara duyurulur, halka dayanmayan siyasilere duyurulur…
Gelecek hafta cumartesi günü saat 12:30’da buluşmak üzere Allah’a emanet olunuz.
Platform adına
Mazlumder Sakarya Şubesi
Yönetim Kurulu Üyesi Orhan BEKTAŞ