Ankara 251. hafta: İsrail’e değil, İran’a, Filistin’e kalkan ol

Bugün NATO zirvesi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün başkanlığında Lizbon’da düzenleniyor. ABD’nin üye tüm ülkelere füze kalkanı projesini kabul ettirmesi bekleniyor.

NATO ülkemizde üs kuracakmış..! Amerika’nın girdiği yerden çıktığı nerede görülmüş?! Afganistan ve Irak’ta yaşananlar ortadayken böyle bir proje nasıl kabul edilebilir? Bir İncirlik’ten kurtulmaya çalışırken yeni İncirlikler kabul edemeyiz. Amerikan askerleri bu topraklara asla girmemelidir.

NATO, İran’a, Suriye’ye ve bu bölgenin Müslüman halklarına karşı bir füze kalkanı kurmak istiyor. Müslüman bir ülke olan Türkiye’ye kurulacak füze kalkanıyla bu topraklar kirletilecektir. Bunun barış amaçlı bir proje olduğu büyük bir yalandır. Biz Türkiye’nin Avrupa’ya değil, tehdit altındaki İslam topraklarına; İran’a, Suriye’ye, Filistin’e kalkan olmasını istiyoruz.”

Bizler sesimizi yükselterek zulüm yapanlara kalkan olmak istemediğimizi ifade ediyoruz. Masum insanların üzerinde süper güçlerini çekinmeden kullanan katillere zulümlerini gizlemekte kalkan olmadık olmayacağız. Yapılacak bu antlaşmadan ötürü katillerle masaya oturanları kınıyoruz. Devlet büyüklerinin bebek katilleri ile sıkılan ellerin bir gün boğazımızı sıkmak için fırsat kolladıklarını unutmasınlar.

Hükümet ve diğer oy kaygısı güden partilerce bir oy deposu olarak görülen siyasete Allah’ın emrini alet etmekten çekinmeyen samimiyetsiz ve vicdan yoksunu parti liderleri bu sorunu çözmektense iyice kördüğüm edip kangrenli bir uzva dönüştürmeye çabalıyorlar. Eğitime %100 destek verdiklerini her türlü yayın organından gösteriş yapan eğitim gönüllülerinin aldığı yoklamaya tarladan, bağdan, bahçeden ve düğün evinden değil; okul kapılarından başörtümüzle ‘BURDA’ diyoruz. Kız çocuklarının çalıştırılması, küçük yaşta evlendirilmesi ve tarlada iş gördürülmesine karşı çıkan eğitim gönüllülerine başörtüsü ile okul kapılarında güvenlik görevlilerince şiddet görmesine sessiz kalması çok düşündürücüdür. İdeolojik ayrılıklar yüzünden kendilerinin her konuda haklı olduklarını fakat özgürlük mücadelesi veren mazlumları her konuda haksız gören yobazlar zulümden çekinmemekte. ‘Baba beni okula gönder’ diye türkü yakanlara karşılık olarak bizde ‘Baba beni okula almıyorlar’ diyoruz.

Devletin okullarına, hastanelerine, adliyelerine başörtülü hanımların okul kapılarında emir kulu olarak addedilen, kraldan çok kralcı, sistemin güvenlikçileri tarafından kapıdan içeri alınmayıp tartakladığı, hakaret ve kötü muamele ile karşılaştığı bu çarpık düzeni kınıyoruz. Hak, özgürlük, adaletten yüreklice bahsediyor ve buradayız diyoruz.

Kalpleri yerlerinden sökülmüşçesine, vicdanlarını geçirdikleri operasyonla aldırmışçasına tepkisiz ve ilgisiz duranlara Allah’dan acil şifalar diliyoruz. Bizler inanç özgürlükleri tam anlamıyla yaşanıncaya kadar mücadelemizi sürdürmeye söz veriyoruz. Haftaya 252. Basın açıklamasında buluşana kadar sizi Allah’a emanet ediyoruz. Selam ve dua ile…

Ankara İnanç Özgürlüğü Platformu Adına

MAZLUMDER Ankara Şubesi

Bir cevap yazın