222. hafta: ve Suriyeli kardeşlerimizin mücadelelerini destekliyoruz

Dünyada ve ülkemizde yine oldukça yoğun gelişmelerin yaşandığı bir haftayı daha geride bırakıyoruz.

Basına yansıyan bilgilere göre Pakistan’da Amerikan güçleri tarafından düzenlenen bir operasyonda Üsame Bin Ladin ve ailesi hedef alınmış, silahsız olduğu görüldüğü halde, Ladin ve aile fertleri katledilmiştir. 11 Eylül saldırılarından bu yana hakkında birçok şey yazılan, çizilen El-Kaide’nin lideri olduğu belirtilen Ladin’in nerede ve nasıl hayatını kaybettiğine dair çeşitli rivayetler bulunmaktadır. Şayet ABD tarafından düzenlenen operasyon bilgileri doğu ise o zaman şunu sormak gerekir? Silahsız olduğu ileri sürülen Ladin neden sağ olarak yakalanmayıp infaz edilmiştir? Amerikalıları bu kadar korkutan veya tedirgin eden bir örgütün liderinin konuşmasından mı çekinmişlerdir? Bu ve benzeri sorular önümüzdeki günlerde de tartışılmaya devam edecektir. Bizler Usame Bin Ladin’e yönelik düzenlenen bu yargısız infazı kınadığımız gibi Pakistan hükümetini de ABD’nin keyfi cinayetlerine çanak tuttuğu ve yardımcı olduğu için kınıyoruz. Ülkemizdeki bazı yetkililer, yazarlar ve yorumcular ABD’nin terörist ilan ettiğini tasdik etmek zorundalar mı? Yazıklar olsun.

Yakın komşularımızdan Suriye’de yaşanmakta olan çatışma ve kaos ortamı hepimizi tedirgin etmektedir. Suriye rejimi ne yazık ki halkın meşru taleplerine ateş açarak karşılık vermekte ve bugün Suriye’de tam bir devlet terörü yaşanmaktadır. Suriye’de yeni bir Hama katliamının her an yaşanabileceğini düşünmek bile herkesi endişeye sevketmektedir. Zalim Esad rejiminin insanlıkdışı eziyetlerinin biran önce sona ermesini diliyor ve Suriyeli kardeşlerimizin adalet ve özgürlük mücadelelerini destekliyoruz.

Diğer taraftan ülkemizin seçim atmosferine girdiği şu günlerde Kastamonu’da yaşanan terör hadisesi, yeni provokasyonların olabileceğine dair endişelerimizi artırmaktadır.

Başbakanlığın resmi konvoyuna düzenlenen saldırıyı kınıyor ve seçim sürecini sabote etmeye çalışan karanlık odaklara karşı halkımızın duyarlı olmasını diliyoruz. Bu arada muhalefet partisi CHP’nin İmam-Hatip Liesi mezunlarının polis olmalarını önlemek amacıyla Anayasa mahkemesine gitmesini tam bir ikiyüzlülük olarak değerlendiriyoruz. Meydanlarda hukuktan, eşitlikten, insan haklarından bahsederken mangalda kül bırakmayan Kılıçdaroğlu ve ekibinin nasıl bir hukuk düzeni istediğini halkımızın gayet iyi bildiğine inanıyor ve CHP’yi protesto ediyoruz.

Adalet ve özgürlük uğruna mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz. Gelecek hafta cumartesi saat 12:30’da tekrar burada görüşmek umuduyla Allaha emanet olunuz.

Akyazı Adalet ve Özgürlük Platformu Adına

Mazlumder Akyazı şubesi

İsmail KAHYA

Bir cevap yazın