235. hafta: Suriye’de, Somali’de insanlık faciası yaşanıyor
Ramazan ayının ilk günlerinde ülkemiz başta olmak üzere komşu ülkeler ve dünyanın çeşitli bölgelerinde Müslüman toplumlar savaş, işgal ve yoklukla mücadele etmekte, özellikle Arap dünyasındaki özgürlük talepleri zorbalıkla bastırılmaya çalışılmaktadır.
Yüksek Askeri Şura kararlarının gündemde olduğu bugünlerde asker-sivil ilişkileri bir kez daha tartışma konusu olmaktadır. Üst düzey komutanların YAŞ toplantısı öncesi emekliliklerini istemeleri, ülkeyi zor durumda bırakma amacı taşısa da, idare yeni bir kriz oluşumuna izin vermeyerek sivil iradenin gücünü ortaya koyması son derece önemlidir. Üst komuta üyelerinin atamalarına yakın zamana kadar hükümetler karışamazken, bu durum artık değişmiş ve askeri bürokrasiye gerekli müdahaleler yapılmaktadır. Böylece askeri birimlerin sivil otorite tarafından denetim altına alındığı ve hesap sorulduğu yeni bir dönemin başladığına inanmak istiyoruz. Görevlerindeki başarısızlık ve beceriksizlik yüzünden onlarca gencimizin şaibeli terör saldırılarında hayatını kaybetmesine neden olan üst düzey komutanların hesap vereceği adil bir yargı mekanizmasının biran önce hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz.
Sınır komşumuz Suriye’de mübarek ramazan ayında yaşanan insanlık faciasını hep birlikte ve büyük bir acı içinde izliyoruz. Zalim Esad rejimine bağlı ordu birliklerinin Hama kentine düzenlediği son saldırıda yüzlerce Suriyeli kardeşimiz hayatını kaybetmektedir. Rejime karşı en büyük muhalefetin yapıldığı şehirlerden biri olan Hama 1982 yılında da baba Esad tarafından yerle bir edilmiş ve 30 bin Müslüman şehid edilmişti. Beşar Esad ise babasının oğlu olduğunu bir kez daha göstererek kendi halkını katletmekten çekinmemiş ve gerçek bir zalim olduğunu kanıtlamıştır. Suriye’deki özgürlük mücadelesi veren tüm kardeşlerimizin yaşadığı acıları paylaşıyor, mücadelelerini destekliyor ve diktatör Esad’ı lanetliyoruz. Türkiye’nin Esad yönetimleriyle olan tüm siyasi ve ekonomik ilişkileri askıya almasını ve Beşar Esad’ın cinayetlerine daha fazla göz yummamasını istiyoruz.
Bir diğer diktatör olan Mübarek’in ise Mısır mahkemeleri önüne çıkarılarak yargılanmaya başlanmasını büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Mısırın çağdaş firavunu olan Mübarek ve ailesinin yaptıkları zulüm ve yağmanın hesabını verecek olmalarının diğer bölge diktatörleri içinde bir ibret vesilesi olacağına inanıyoruz. Ancak bu yargılamaların düzmece değil gerçekten adil yargılama yapacak bağımsız mahkemelerce gerçekleştirilmesi gerektiğinin altını çizmek istiyoruz.
Somali ve Etiyopya’da yaşanmakta olan kuraklığa bağlı olarak açlık ve kıtlık sonucu binlerce insan hayatını kaybetmektedir. Mübarek ramazan ayında bu bölgedeki insani felakete gözümüzü kapatamayız ve daha fazla insanın açlık yüzünden ölmesini engellemek için elimizden gelen çabayı göstermeliyiz. Bu aynı zamanda bizim insani ve İslami vazifemizdir. Dolayısıyla tüm halkımızı imkânlar ölçüsünde Afrika’ya yardıma davet ediyoruz
Gelecek hafta cumartesi saat 12:30’da buluşmak üzere Allah’a emanet olunuz.
Akyazı Adalet ve Özgürlükler Platformu Adına
Mazlumder sözcüsü
İrfan ALEMDAR