Konya 281. hafta

“O halde geçici dünya hayatını, ebedî ahiret hayatı karşılığında satacak olanlar, Allah yolunda savaşsınlar. Her kim Allah yolunda savaşır da öldürülür veya galip gelirse, her iki durumda da biz ona yarın pek büyük bir mükafat vereceğiz.Hem size ne oluyor ki, Allah yolunda: “Ey Rabbimiz! bizleri bu halkı zâlim olan memleketten çıkar, tarafından bizi iyi idare edecek bir sahip ve bize katından bir kurtarıcı gönder” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların kurtarılması uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?İman edenler, Allah yolunda savaşırlar. İnkâr edenler de tağut yolunda savaşırlar. O halde siz şeytanın taraftarlarına karşı savaşın. Çünkü şeytanın hilesi zayıftır. (Nisa Sûresi 74,75,76 Âyetler)

Sevgili dostlar değerli basın mensupları;

Bir yılı aşkın süredirişgal sinyalleri veren jünyır emperyalist Fransa tüm dünyada dezenformasyon savaşını en oldun hale getirdi. Mali deki islami oluşumların emperyalist güdümden çıkıp islami bir devlet talebiyle kendini ifade etmesini terör olarak lanse edip gerekli kamuoyunu oluşturduktan sonra nihayet işgal etmeye başladı. İslami direnişin gayri nizami silahlanmalarından tutunda tarihi türbeleri yağmalamalarına kadar her türlü iddeada blunarak Mali’nin işgalini tüm dünya sathında meşrulaştırdı. Malesef bu iddeaları ülkemizde kimi islamcı çevrelerden dahi destek buldu. Nihayetinde işgal ordusu tüm zalimlikleri ile birlikte Mali’yi işgal etmiş durumda.

Amerika’nın manipüle ettiği tüm islam coğrafyalarında seslerimiz gür çıkarken Mali’nin bu kadar ucuza kapatılmasını nasıl yorumlayacağız. Yüz ölçümü Türkiye’nin 1,5 katı olan bu ülkenin kolayca işgal edilmesini, Mali’li müslüman halkın ümmet tarafından yalnız bırakılmasına mı yoksa Fransa’nın diplomatik başarısına mı borçluyuz. Müslümanları Mali ve diğer Afrika ülkelerinin islamileşmesi nedeni ile işgal edilmesi hususunda bütün müslümanları dikkatli olmaya çağırıyoruz.

Henüz yeni gelen haberlere göre işgal güçleri girdikleri her şehirde halkı ve islami mücadeleyi sindirmek için sayısız infazlar yaptığını duyuyoruz. Öldürdükleri her bir müslümanı metrelerce derinlikteki su kuyularına atmaktadırlar. Sessiz ve derinden süren bu katliam bu asra özel yeni bir kıyım fantazisine dönüşmektedir. Bu fantazi misli olan hocalı, Srebrenitsa, Cenk Kalesi ve Felluce’yi n kadar da çok andırıyor. Öldürülüp kuyulara atılan bu müslümanları onlarca yıl geçtikten sonra mı hatırlayacağız. Daha ne kadar sessiz ve tepkisiz kalacağız bu işgallere. Daha kaç işgal yaşanacak islam ümmetinin topraklarında daha kaç islami direniş kurban edilecek batının terör suçlarına. Buradan tüm müslümanları bu kıyım karşısında duyarlı olmaya davet ediyor ve haçlı Fransa’ya karşı Mali’deki müslümanların desteklenmesi için tüm ülkede direniş unsurlarını diriltmeye davet ediyoruz. Ve yine buradan Mali’deki Azavadı İslam, Ensar-u Din ve diğer islami grupların direnişini selamlıyor Allah’tan sabır, nusret ve zaferler diliyoruz.

Fransa ve Mali ordusunun bu operasyonlarında gayri ahlaki infazlar yaptığı basına sızmış durumdadır. Sivil ve direnişcileri gayri ahlaki katletme vakaları insanlık suçu olacak kadar zalim ve adice cereyan etmektedir. İslamın özgürleştirdiği bu topraklarda direnişi terör yaftasında boğmaya çalışan amerika daha önce Mali ordusunu eğitmişti. Müslüman halka karşı işbirlikçi cuntaları eğiten amerika bunu africom çatısı altında icra etmişti.Bu katliamların basına sızmasıyla birlikte amerikalı yetkili general Carter F.Ham bir dizi açıklamalarda bulundu. Yöneltilen bu sorulara cevap olarak general Carter Mali ordusuna yeterince ahlak dersi veremedik dedi. Tarihinin hiçbir döneminde savaş ahlakı taşımayan bu şeytan ordusu Mali ordusuna ahlak verememekten doğan eksiklikleri dile getirdi. Bu açıklama da tarihe ayrı bir ironi olarak kaydedildi. Mali ordusuna kendi ahlakından hangi erdemli özelliğini taşıyacağı bizim için bir merak konusu. Mali ordusuna guantanamo ahlakını mı eksik bıraktı, Ebu Gureybi mi yoksa insanları sardalya gibi konteynırlara doldurup makinalı silahlar ile tarama ahlakını mı eksik bıraktı.

Mısır’da dün devrimin ikinci senesi anısına yapılan gösterilerde yüksek yoğunluklu çatışmalar yaşandı. 10’un üzerinde insan ölürken çok fazla sayıda yaralı var. Mısır daki toplumsal tansiyonun çok hızlı bir şekilde yükselmesi, israil ve amerikanın müdahalesinden bağımsız sayılamaz. Mısır devlet başkanı Muhammed Mursi’nin birkaç yıl önce yapmış olduğu ve içeriği Filistin müdafası olan bu konuşma gösterilerin yapılamasında ne kadar etkilidir. Konuşmasında israil için domuzlar ve maymunlar ibaresini kullandığı bu görüntüler türlü sipekilasyonlara neden oldu. Domuzların ve maymunların hamisi olan amerika bu konuşmasından dolayı Mursi’nin özür dilemesini istedi. Özür dilememekte ısrar eden Mursi’ye bu tür olaylar bir tehdit niteliğinde midir? Mursi’nin her bir islami tavrından heme sonra şiddet olaylarının tırmanması bizce manidardır. Bu amerika ve israilin Mısır’da toplumsal mütabakatın sağlanamamasını kronik hale getirme çabasıdır.

Bizce Mursi domuzlardan ve maymunlardan özür dilemelidir. Zira domuzlar ve maymunlar küçücük çocukların tepelerine fosfor bombaları atmazlar. Domuzlar ve maymunlar 1,5 milyon insanı muhasara edip bir ülkeyi açık hava hapishanesine çevirmezler. Ve yine domuzlar ve maymunlar insanı gemilerine saldırıp insanı yardım yapan sivilleri katletme alçaklığını göstermezler. İsrail’i domuz ve maymunlara benzetme talihsizliği domuz ve maymunlara hakarettir.

Danıştay’ın avukatlar hakkında başörtülü bir şekilde mahkemelere girebilme izni vermesi yıllardır süregelen başörtüsü direnişinin bir meyvesidir. Bu direnişin aralıksız sürdürülmesi ve Türkiye halkına unutturulmaması gerektiğini bir kez daha ifade ediyoruz. Ve Memur-Sen’in tüm kamu alanlarında başörtüsüne özgürlük için 10 milyon imza kampanyasını destekliyor tüm müslümanları bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz.

Tarihin bir ibret levhası olduğu sonu kan ve zulümle bitecek heyecanların bulunmadığı tevhit ve adalet üzere kurulu bir dünyada yaşama umudu ile hepinizi 282. Haftada aynı yer ve saatte buluşmak üzere Allah’a emanet ederiz.

KONYA İNANÇ ÖZGÜRLÜKLERİ PLATFORMU

14 REBÎ’UL-EVVEL 1434 26 / 01 / 2013

Bir cevap yazın